Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | kapsamına almak | include f. | ||
However, in our view, pilotage services should be included in the directive. Ancak bizim görüşümüze göre kılavuzluk hizmetleri de direktif kapsamına alınmalıdır. More Sentences |
||||
Genel | kapsamına almak | take something into the scope of f. | ||
Phrasals | ||||
Öbek Fiiller | kapsamına almak | encompass in f. |
Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | suç kapsamına almak | criminalize f. | ||
The government decided to criminalize the possession of certain drugs. Hükümet, bazı ilaçların bulundurulmasını suç kapsamına almaya karar verdi. More Sentences |
||||
Phrasals | ||||
Öbek Fiiller | bir şeyi bir şey kapsamına almak | intersperse something with something f. | ||
Öbek Fiiller | (bir şeyin) kapsamına almak | build into (something) f. | ||
Öbek Fiiller | birini/bir şeyi bir şeyin kapsamına almak | encompass someone or something (with)in something f. | ||
Öbek Fiiller | (birini/bir şeyi bir şeyin) kapsamına almak | encompass (someone or something) in (something) f. | ||
Öbek Fiiller | (birini bir şeyin) içine/kapsamına almak | include (one) in (something) f. | ||
Öbek Fiiller | (birini/bir şeyi bir şeyin) içine/kapsamına almak | include (someone or something) among (something) f. | ||
Öbek Fiiller | '-in kapsamına almak | include in f. | ||
Öbek Fiiller | (bir şey) kapsamına almak | intersperse with f. |